Browsing Tag

belge yayınları

Şiir

bir mehtabınız olsun: akın yanardağ

                     “olsun: gece misiniz, bir mehtabınız olsun..”/m.çetin

o kadar uzak değildi. o kadar yakın da
aşkın dokunabilirliği, gibi. ağlamayı gülmeye 
gülmeyi ağlamaya dönüştürmekle, yani o yaz günü 
çeşmesi gibi mayıs ağacı altında oturulan..kalbini mi
yani iyiliğini çıkarıp orta yere koyardı. varlığını koyardı
şimdi, görünmeden kimselere koruyor yine varlığını. kimseleri 
görmeyi kabullenmeden..onun hayatı, yaralarını böyle kalmak-
la iyileştiriyor şimdilerde. oysa aşk, iklimi neden korkutsun insanı
kalbi neden soğusun insanın: aşk, o iyi ve kamaşan karmaşa 
niye soğutsun ki arzusunu.. soğumadı..iyi ki

I.
hiç alınmadı sanki, hiç kırılmadı hatta
anlamını arayan bedeni cömert bir kalbi
hoşgörülü kelimeleri vardı manolya’nın
uzak bir liman olma dileği her defasında
dur-duraksız yollara yürüme serencamı.. Devamını oku

Blog Söyleşi

Üzgün ağacın hatırlattıkları: Önder Elaldı

"Hafızanın kendi deneyimi üzerinden tanıklığı"

Akın Yanardağ’ın Belge Yayınları’dan çıkan ilk şiir kitabı olan “Üzgün Ağaç Ağıdı” yayınlandı. Zorunlu göç, ayrılık, aşk, ağıt gibi temaların ağırlıkta olduğu kitapta şiir severlerin ilgiyle okuyacağı şiirler yer alıyor. Yanardağ, kitabın ana izleğinin hatırlama ve hatırlatma üzerinden yürüdüğünü ifade ediyor. Hatırlama ve hatırlatma edimini ise; yakılan orman, yerinden edilen insan, boğdurulan ırmağın hiç dinmeyen yarasının ağıdı olarak tanımlıyor. ‘Ağıt, başlı başına hafızayı geri çağırma işlevi olarak sistemle bir uyuşmazlık halidir’ diyen Yanardağ, ağıt ile hafızanın biraradalığına dikkat çekiyor. Doğa ile insan arasındaki özdeşlik hallerini şiirlerinde ağaç metaforu ile dile getiren Yanardağ, bu dengeyi şöyle ifade ediyor: “Burada pagan bir kültürlenme hali var. Kitapta ‘Dilek ağacı’ şiiri var mesela, ortak bir duyma, hissetme, algılamayı ifade ediyor. 38’in kırım ve kan günlerinden kalma bir ‘efendi ağacı’ var. Yani bizimle başlamayan hayat bizimle bitmiyor. İnsanın ağaç, ağacın insan olma durumu söz konusu”.

Devamını oku

Blog Söyleşi

akın yanardağ ile söyleşi /özkan bulut

“acılar mı büyüttü, anılar mı..”

-neden üzgün ağaç ağıdı, ve niye ağıt?
-“ağaç ki çiçekler arasında/o benim işte” demişti zahrad. ağaç ki ağıtlar arasında, o benim işte, diye okuyabiliriz bunu, içine doğduğum dersim gerçekliğinde. yani orada ağıt, tıpkı yakılmakla bitirilemeyen ağaçlar gibi bütün ömrümüzü çevreleyen bir hal. annemden bana kalan en belirgin izlerden biridir hatta. annenin o en içten ağıtlarını dinlediğimde onun kendini ifade edişi, tarzı, üslubu beni çok etkilemiştir. yani doğanın bu en eski hali bizde de ‘ağaç ağıdı’ halinde kendini özdeşleştirdiğini söyleyebiliriz. Devamını oku