“sinekler yaralarından dökülen kana konacak
masa etrafında kimi sözler ayağa kalkacak
sesine bak
kuşlar konacak uçurumuna
orda bir zaman olacak”
Akın Yanardağ
masa etrafında kimi sözler ayağa kalkacak
sesine bak
kuşlar konacak uçurumuna
orda bir zaman olacak”
Akın Yanardağ
Ayarı kaçmış dünyanın detone ses tellerinde dinlenen şiir
, aşka dair ağır yaralar aldı. Sakallarına ak düşmüş şairlerin dilinde çırpınıp can verdi sözcükler. Usturaya vurulmuş tutsak saçları gibi mutsuz düştüler ayakları önüne. Oysa bir klarnet sesi durdurabiliyordu beni taksim meydanında, sahibinden satılık kentler yerleşiyordu seslere; sesim, ses vermiyordu kimseye.