Gözlerimi iyi yetişmiş bademlere sor..
Güneş değdi, kurtlandı kamburum
dilim, her divanda lâl.
Taşındım,
havai fişekleriyle meşhur bir kente,
bir muson gurbetine.
’’bir otun, bir dağı çekmeye kudreti yoktur.’’*
gücünü bana
ödünç ver,
sesimin yağsız menteşeleri
gülmeye teşne.
Sonbahar, kış, göz yaşımda gök kuşağı
Taziye evine düşüyor kahkaha,
tandırın ortasına yağıyor kış,
yağıyor sen…
bir yanım Xiang Jiang
bir yanım rüzgar
Var'sam
düş bahçelerine eyyam
Sevmeyi,
müezzin gibi kulağıma dayayarak
rüştünü ıspatlamış
üstü ve altı olmayan boşluk zaman
gözlerimi iyi yetişmiş bademlere
sor.
Ben şimdi yetmişim’ de gibi kendime;
Ben çocuk.
Ben
Yuvadan ilk havalanış
, kuş.
Kapım yok, bir evim
uyan, sesimdeki demir;
Gadi,
yavru fillerin ülkesine
varmak üzere.
*Mesnevi
JiaXêceSnr
Yorum Yok